8 Kasım 2013

Nereden Başlasam..

Epey bir zaman oldu yazmayalı..malesef telefonlarımızdaki internetin yeterli olduğunu düşünüp evdekini kapattırdık ama telefondan blog yazılamıyormuş baya zor işmiş :))
Neyse gelelim uzun zamanda neler yaptığımıza..
Ayaz 14 aylık oldu minik böceğim,artık yürüme çalışmaları hızlandı.Yani baya baya kendi kendine yürümeye başladı artık...
o koltuktan öbürüne cesaretlenip kendi kendine yürüyor.
Bu arada en çok sevindiğim olayda artık 'Anne ' diyor hemde öyle içten sölüyo ki Allah..içime sokasım geliyo:))
Hep üzülüyordum baba -dede diyor bir türlü anne demiyor diye ama şuanda en güzel ANNEE diyo...
Hemde sürekli tekrarlıyor öyleki herkese anne demeye başladı:)))
Hemen hemen herşeyi anlıyor..
'acıktınmı oğlum' hemen ağzını şaplatıyor.
'uyuyalımmı annecim' 'eee-ee' diyo..
Yemekleri kendi başına yemeye bayılıyo,parka götürdüğümde kendi arabasını kendi sürmek istiyo,sürekli yürümek istiyo..
Tabi kazalarda cabası bunun yanında ,düşmeler,çarpmalar bol bol:)
Allah korusun miniklerimizi...
Yemek konusunda sıkıntımız yoktu ama sanırım artık damak zevki oluşmaya başladığından pek herşeyi yemiyor,tabi diğer çocukları görünce çok şükür diyorum o ayrı mesele..
Sadece artık çorba yemek istemiyor bu yüzden öğlenleri ona özel yemek yapıyorum.Hiçbirşey yediremezsem patates kızartıyorum yada sigara böreği önüne koyuyorum bayıla bayıla yiyo.
Yuvarlanıp gidiyoruz işte,minik kuzunun büyüdüğünü gördükçe daha da mutlu oluyoruz.
Bunların dışında yazamadım ama güzel doğum günümüzüde kutladık.
Herşey güzeldi,internetten aldığım süsler,pasta muazzamdı..
İnşallah nice güzel yıllara oğlum Allah sağlıklı ,uzun ömürler versin hepbirlikte..
Sevgiler..




20 Ağustos 2013

Ayazın Halleri..

Kaldı doğum günümüze 1 ay 10 gün:)
Ewet biraz heyecanlıyım ne yalan söyliyim.Nasıl hazırlansam neler yapsam şimdiden düşünüp duruyorum.Oğlumun ilk yaşı olduğu için her şey çok güzel olsun istiyorum ,ne kadar bu doğum gününü hiç hatırlayamayacak olsa da fotoğraflarla videolarla ona çok güzel bir hatıra bırakmak istiyorum.
İnternetten biraz araştırdım neler yapılabilir diye.Gerçekten inanılmaz güzel süslemeler,balonlar,yazılar var.Sanırım internetten alıcam bu tür şeyleri.Çünkü buralarda pek bulabileceğimi sanmıyorum.
Henüz nasıl birşey olacağına tam karar veremesem de şu uğurböcekli olanlar çok hoşuma gitti:)

Bu aralar ne yapıyoruz ?Emeklemede çağ atladık resmen emeklerken koşuyoruz artık.Ayağa kalkmaya bayılıyoruz,tutunarak yürümeye de başladık.Henüz anne kelimesini duyamasam da(ben yokken söylüyormuş öyle diyorlar)bazı anlamsız sesler çıkarabiliyoruz.
ba-ba ve de-de en çok söylediklerimiz ..
Eğer kaka yaptıysa veya bişi istiyorsa ıı-ııg diye bir ses çıkıyor tarif etmek gerekirse:))
İstediğimiz bir şey olmayınca baya sinirleniyoruz,2 tane dişimiz var zaten onu gösteriyoruz sürekli:))
Biz bişiler yerken veya onu sofraya oturttuğumuzda ağzını şaplatıyo bir güzel ,yemek vakti oley der gibi bi hali oluyo:))
Ne yaparsak taklit ediyor bu aralar iyi gözlemci,bir kere göstermen yeterli hemen kapıyor zaten.
Üst dişler yarı boyuna ulaştı, az kaldı tamamlanmasına buda biraz huy değişiklikleri yarattı tabi.
İnanılmaz bir kaka sendromumuz var bu ara günde heralde 5-6 kere yapıo abartmış olmazsam :)
Hele gece 2 kere bez değiştiryoruz,hiç huyumuz değildi.Odası çok sıcak olduğu için bizim odamızda yatıyor yaz başından beri,inşallah kendi yatağına alıştırmamız zor olmaz.
Vee önümüzdeki hafta iş ile ilgili nedenlerden dolayı çalıştığım yerden ayrılıyorum.Yine bir süre işsizim ama üzülüyormuyum yaanii pekte üzülmüyorum aslında biraz oğlumla baş başa kalıcam bunu için gerçekten sevinçliyim:))))
Her şeyin hayırlısı bakalım..
Sevgiler...



1 Ağustos 2013

10 ay oldu sen hayatımıza gireli ...

1 Ekim de doğdun ama senin doğum günün aslında 17 Ekim.
O gün alabildim kucağıma seni,doya doya koklayabildim.Hiç bırakmak istemedim kucağımdan hep benle dursun ,hep böyle kalsın istedim.İlk günlerdeki fotoğraflara videolara baktım geçenlerde.İnanırmısın o günleri hayal meyal hatırlıyorum sanki yıllar geçmiş,yada sen hep şu anındaki gibiymişsin..
Baktıkça resimlere videolara ,ağzım kulaklarımda ,gözlerim de akmayı bekleyen gözyaşı ile buluyorum kendimi herseferinde:)
Ama herseferinde..
Senden önce napıyormuşuz biz ? Hiç...Boşmuşuz,eksikmişiz...
Her sabah işe giderken uzuuun uzzuuun süslenirmişim..
Akşam eve geldiğimde 1 saat yayılırmışım kanepeye..
Aylak aylak tv'ye bakarmışım..
Sonra uzuun uzuun yemeğimi yaparmışım..
Herşeye vaktim varmış..
Duşumu alır bir güzel  kremler sürermişim..
Hangi ojeyi sürsem acaba deyip,1 saat düşünebilirmişim..
Ellerim hep ojeliymiş aslında..
Saçlarım uzunmuş,saatlerce uğraşırmışım yapmak için..
Kuaföre randevu alırmışım istediğim saatte..
Canım sıkılır,alışveriş yapmaya çıkarmışım..
Saatlerce dolaşırmışım..
Bugün akşam nereye gitsek acaba diye düşünürmüşüz babanla...
Denize gidermişiz haftasonları,akşam eve kaçta dönücez diye düşünmezmişiz...
Bekleyenimiz yok ya dermişiz...
Gecenin bir vakti arkadaşlar ararmış,hiç düşünmeden giyinip çıkarmışız...
Hayat böyle devam etse ne kadar sıkıcı olurmuş aslında.
Şimdi hayatımızda önce SEN varsın..
Sabahları o gülen yüzünle uyanıyorum ya,varsın süslenemiyim saatlerce..
Akşamları seni alıp doya doya öpüyorum ya,varsın yayılamıyım tv karşısında..
Vaktim olmasın hiçbirşeye ,senden başka iş olmasın varsın..


''Cocuk, cennet nimetlerinden biridir''
''Cocuk kokusu, cennet kokularindandir''
''Cocuksuz bir evin bereketi olmaz''
''Cocuklarinizi cok öpün, her öpüşte Cennetteki dereceniz yukselir.''
''Hz Muhammed (sav)''

20 Temmuz 2013

Başlık bulamadım :)))

Yok yok ben bakamıycam galiba :((( 
Bu aşı olmak gibi değil ....Kan sayımından bahsediyorum.
9. ay aşımız için sağlık ocağına gitmiştik ay başında.Kilo 11500 , boy 76-78 gibi aralarda :))
Gaayet iyi dedi ebemiz.Neyse iyi hoşta, kan sayımı yaptırdınız mı hiç diye soruverdi.
Yok dedim hiç yaptırmadık.Bu aylarda istiyorlarmış kansızlık var mı ona bakmak için.Siz mi yapacaksınız dedim.Bize genelde hastaneye yönlendiriyoruz,çünkü küçük bebeklerden kan alması zor oluyo demezmi :/
Allah Allah zor oluyosa almayın kardeşim ozaman ,diyesim geldi bir anda.O gün bugündür kara kara düşünüyorum nasıl atlatıcaz biz bu işi diye.
Ya damarı bulamazlarsa,ya iğne falan kırılırsa Allah Korusun Yarabbim...
Bizimki çok hareketli ya nası olcak bu iş,ısrarla arıyorlar bide yaptırdınız mı diye..
Cesaretimi topladım biraz ,pazartesi götürmeye karar verdim zar ve de zoooooooor...:(((
Neyyse izmir randevumuz çok güzel geçti.
Doktorumuz muayne etti.Çok iyi izlenimler edindiğini söyledi gelişimine dair.
Çok mutlu olduk bizde.Daha doğrusu zaten biz görüyoruz gözümüzün önünde büyüdüğü için, gelişiminin iyi gittiğini çok net görebiliyoruz.Ama işte doktorun ağzından duymak başka oluyor.
İlaç bağımlılık yapmasın artık beyfendi keselim yavaştan ' dedi doktor.Eylüle kadar yarım doz düştük.Ekimde tam anlamıyla kurtulucaz inşallah.Birdaha ki randevumuz Aralıkta.
Bence bir anlık bişi yaşadık geçti gitti şükürler olsun...
Allah herkesin evladına uzun ,güzel,sağlıklı ömürler versin...
Sevgiler...

29 Haziran 2013

Güle Güle 9. Ayımız :)

Koskoca 9 ay ne zaman bitti valla inanmak zor.
Ha büyüdü ha büyüyecek ,ha oturdu ha oturcak,ha emekledi ha emekliycek derken öyle böyle bitti valla:)
Kötü günleri çooook geride bıraktık çok şükür.Oğlumun gelişi biraz maceralı  olsa da sonu güzel oldu Allahıma binlerce şükürler olsun.
Ayaz beyimiz artık ek gıda konusunda kendini aşmış bulunuyor:)Herşeyi hemen hemen yiyoruz .
Et,balık,tavuk ,kıyma gibi önemli besinleri afiyetle yiyor.
Çok şükür yeme konusunda bizi zorlayan bir bebek olmadı hiç,tabi ki hep böylemi devam edicek orası meçhul..
İnşallah yeme düzeni hiç değişmez.
Alttan iki dişimiz de çıktı ,bariz derecede sırıtınca görebiliyoruz.Ama bu aralar elini emmekten elleri börttü gitti heralde üsttekiler de harekenlendi .
Sanırım yine 1-2 ayı alır çıkması dişlerin.
Artık tam anlamıyla oturabiliyor.Yatıyor,yuvarlanıyor,kendi yattığı yerden kalkabiliyor.Hatta kanepelerde ayağa kalkmaya çalışıyor:)
Ama arkasına otururken yastık koymak zorundayım hala zira kendini bilerek bir anda arkaya atıyor.
Emeklemeye gelince eli kulağında diyoruz ama hala gelen giden yok,çaba var dört ayak üstünde duruyoruz öyle sallanıyoruz ama gerisini getiremiyoruz daha. Napalım buna da şükür:)
Sanırım bize sürekli bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Evet der gibi kafasını öne doğru sallıyor o arada gözlerini de kırpıyor onay verir gibi :) Bunu nereden öğrendiği hakkında hiçbir fikrim yok tabi...
'ba ba ba ba...de de de de..' diye sıralıyoruz.
Ama hala anne yok :)
Çocuk da haklı zor bir kelime yani ..
Deniz mevsimini açtık ,bayılıyoruz denize hiç çıkmak istemiyoruz.
Sanırım çabuk öğrenicek yüzmeyi ,yüzüstü yatırınca yüzme hareketi yapıyor.Yani bıraksam kendi yüzecek sanki:)

İşte bizimde yazımız tıngır mıngır böyle geçiyor.
Haftaya İzmire Doktor amcamıza gidicez yine,bizi muayane edicek ,gelişimimize bakıcak.
Güzel haberlerle dönmek dileğiyle...

Sevgiler...

24 Mayıs 2013

Konser Macerası

Uzun bir monotonluktan sonra biraz nefes aldık konserlerle..
Muğla Üniversitesi Bahar Şenlikleri konserlerine bizde dahil olduk bu sene:)
Önce Murat Dalkılıç sonra Gülşen'le coştuk iyi oldu kafamız dağıldı biraz olsun.
Özlemişim..Bodrumda ne çok konser olurdu hemen hemen hepsine giderdik.
Marmaris konser bakımından azcık zayıf malesef..
Bizde taa Muğlaya gidiyoruz bunun için :))
Gidelim dedikte bizimki arkadaşımın kına gecesinde bile durmadı konserde nası duracak diye merakla gittik tabi.
Gürültüden pek hoşlanmıyordu anladığım kadarıyla ama bu sefer bizi çok şaşırttı :)
Müziklerde bir oynamalar,elleri,kolları,bacakları sallamalar hayretler içerisinde izledim yani:)
Maşallah hiç sesi çıkmadı aksine hoşuna da gitti..
İlerleyen saatlerde de mamasını içip müzik eşliğinde bir güzel uyudu.
Bizi hiç sıkmadı bitanecik bebeğim :))
Sanırım artık iyice herşeyin farkında,çok hızlı büyüyor 1 hafta bile öyle çok farkediyor ki anlatamam..
Eskiden yabancıları görünce ağlardı,şimdi önce utanıyor sonra gülücükler dağıtıyor:)
Önden iki dişimiz de göründü artık güldüğünde bariz bir şekilde görebiliyoruz çok tatlı oldu ..
Emekleme için biraz daha gelişme var gibi,yüzüstü yatırınca geri geri odanın öbür ucuna kadar gidiyor,istediği şekilde yuvarlanıyor artık..
Sanırım haziran sonu yani 8 ay bitmesine yakın emekliyecek gibi görünüyor bakalım hayırlısı..

Sevgiler...

11 Mayıs 2013

7 Ay 10 Gün..

Tam 7 ay 10 gün olmuş oğluma kavuşalı.Biraz geç kavuşsak da sonunda sağlıklı bir şekilde yanımda ya Allahım'a çok şükürler olsun.
7 ayımız bitti ama hala emekleme niyetinde değiliz pek.Artık yüzükoyun bile zor yatırıyorum hemen sıkılıp ağlıyor.Eskiden uzun süre öyle kalırdı ama şimdi pek istemiyor.Sanırım emeklemeyi pek sevmiycek.
Onun dışında yeni şeyler öğrenmeye başladı tabi.Gel gel yapıor eliyle , ' gel babası gel' diyoruz oradan öğrendi.
' alkıııışş ayaz'diyoruz alkış yapıyor.Tabi özellikle belirtmek isterim ki  bunları sadece kendi isteyince yapıyor biz isteyince değil:)))
Bunlardan ayrı birde sürekli bir şeyler anlatıyor, olaylara tepki veriyor ama bunu '' eeeh eeh eeh'' şeklinde yapıyor mimikli olarak:)Yani ben neredeyse yüz ifadesinden anlıycam ne demek istediğini :DD
Dişimiz görünmüştü hala çıkamadı gitti,az  kalmış ama çıkınca çok şeker bişi olcak galiba :))




Geçen pazar pikniğe gittik,deniz miss gibiydi ve bendeniz de sezonu açtım tabi ki kaçar mı:))
Oğluşumun ayaklarını bir değdirelim dedik ama pek hoşlanmadı,inşallah denizi de duşu sevdiğin gibi seversin oğlum çünkü annen ve baban deniz olmadan yaşayamayan insanlardan...
Balık olacakmışız yanlış olmuşuz:))))

Sevgiler...

4 Mayıs 2013

Gelsin mimler :))



Yine mimlenmişiz, bu sefer sorular biraz zor :)
Başlayalım bakalım...


1. Eğer düğünün olsaydı, nasıl olacak olurdu?

Aslında düğünüm çok güzel oldu.Salonundan orkestrasına,gelinliğine kadar herşey çok güzeldi ama nisan ayında evlendiğim için kapalı biyer tercih ettim.Benim hayalim haziran ayındaa bir kır düğünüydü,heryer yemyeşil konsept rengimde beyaz ve mor olurdu kesin :)

2.Yolda giderken sevdiğin idole rastlasaydın ne olurdu?

Hiçbirşey yapamam öylece bakarım heralde.

3. Bir dizi karakteri olsan hangisi olmak isterdin?

Seksenler dizisini severek izlerim .Onlardan biri olmak eğlenceli olurdu ki 80'li ılları eski zamanları çok merak ediyorum.

4. Hayatın bir senaryo olsaydı ve senaristi sen olsaydın nasıl bir senaryo yazardın ?

Gerçek hayattaki senaryonun bence pek bir önemi yok sağlıklı olmadıktan sonra.Oğlumun ve bizim geçirdiğimiz kötü günlerden sonra herşeyin önce sağlık olduğunu daha iyi anladım.Ben oğlumla mutluyum:))

5. Hep yaşamayı merak ettiğin, bir gün bu duyguyu tatmalıyım dediğin bir olay var mı?

Tabiki annelik ve normal doğum çok istemiştim,bunlarıda tattım başka ne isterim ki:)

6. Eğer olanaklarını göz önünde bulundurmadan, hiçbir şeyi düşünmeden istediğin mesleği seçecek olsaydın bu ne olurdu?

Kesin doktor olurdum :) Ewet ilginç ben ve doktorluk ama bunu ne zaman farkettim ; doktorlar dizisi başladığında farkettim galiba çünkü dizi bitti tekrarları yayınlanmaya başladı ben hep izlerdim.
Eşim böle şeyleri nası izliyosun insanın psikolojisi bozulur dediğinde,bir daha dünyaya gelsem kesin doktor olurdum demiştim:)

7. Farklı bir nedende dünyaya gelecek olsaydın, kimin görünüşünde olmak isterdin?

Kim istemez onun gibi açık görüşlü,merhametli,hoşgörülü,zeki,cesur,açık sözlü,korkusuz,lider bir görüşe sahip olmayı keşke Atatürk'ün görüşlerinde olabilsek..

8. Hayallerine konuk ettiğin prens/prenses nasıl birisi?

Eskiden prensim sarışın , mavi gözlüydü :P Olmadı napalım :)) Ama eşimde benim prensim artık..

9. Giyim tarzın?

Oldukça rahat giyinmeyi çok seviyorum.Klasik giyinmeyi sevmem,hem spor hem şık olsun diye uğraşırım.Ayrıca ben beceremediğimden topuklu giyenlere çok özeniyorum :(

10. Seni en etkileyen dizi veya film sahnesi?

Kesinlikle Alacakaranlık serisi derim ama her sahnesi beni çok etkilemişti.

                    Benden bukadar,teşekkürler,sevgiler...

29 Nisan 2013

Yine Bitti Bir Tatil Günü

Nekadar çabuk geçiyo şu pazar tatilleri valla hiçbişey anlamıyorum ya..Okadar pazar olsun diye iple çekiyosun hoop bitmiş süper yani :(
Bu pazar biraz koşturmayla gezmeyle geçti.
Canım arkadaşımın kınası vardı Bodruma gittik.Cumartesi iş çıkışı apar topar Bodrum yolunu tuttuk.Gittik gitmesinede bizim ufaklık ilk defa çalgılı gürültülü bir ortama gireceğinden dolayı biraz tedirgindim ki düşündüğüm gibide oldu.
Arabadan çıkar çıkmaz orkestranın sesini duydu ve bastı çığlığı:))
Ağla bakalım ağla bakalım yok susmuyor :)
Ne yaptıysak susmadı bizde hemen eve çıktık orda sakinleşti zar zor ..
Anneme bıraktım uyuttuk biz tekrar kına yerine indik.
Yani bir gözüm gördü bir gözüm görmedi kınayı Ayazla :)
Neyse bunuda öğrenmiş olduk bizimki pek gürültüye gelemiyo anlaşılan.
Ertesi gün bir güzel gezdik Bodrumu ananemiz ve dedemizle,ne çok özlemişim anlatamam..

Gezme dedinmi akan sular duruyo bizim bıcırda hiç ses yok akşama kadar gezsin,kime çekmiş bilmem :)))
Kapıdan çıkanı görmesin kim olursa olsun arkasından ağlamaya başlıyo:)
Hele bir giydir hazırla sonra bırak başkasının kucağına hadi ben gidiyorum bay bay de bakalım kıyamet kopuyo valla..
Buarada uzun bir araştırmadan sonra aldığımız oto koltuğundan çok memnun kaldık.
İlk kullanışımız uzun bir yolculukta oldu ve iyiki almışız dedim.Ayaz koltuğunu çok sevdi ,oturur oturmaz eğer karnı toksa hemen uykuya dalıyo bayağı rahat etti ve bizde böylece çok rahat ettik.
Hepsiburada.com dan indirimden aldık.Doğru bir karar vermişiz çok sevindim.

Sevgiler...

16 Nisan 2013

İlk Dişimiz Yolda :)

Eweet artık bizim bıcırığın ilk dişi göründü:)
Geçen gün elimle birşeyler yedirmeye çalışırken farkettim ,bir sivri uç amanın diş geliyo dedim.
Zaten mızmızlığımızın sebebide anlaşıldı.Gece sık sık uyanmanın nedeni buymuş meğerse..
Bende Aptamil 2 ye geçtik heralde bu mama doyurmuyo diodum:)
Farkeder etmez bir diş jeli aldık hemen eczaneden ,ayrıca günde 2 kere Calpol veriyorum ki işe yaradı biraz rahat uyuyo artık geceleri oğluşum.
Bi uyurken ortalığı yıkıyoruz yanlız uykuya dalmamız baya zorlaştı çünkü.
Bakalım nekadar sürede çıkıcak çok merak ediyorum bir an önce çıksa bari ,eller hep ağızda nerdeyse benide yicek pis böcek:)



Bu arada bugün bizim evlilik yıldönümümüz 2 sene bitmiş bile zaman su gibi akıp geçiyor.
Artık hayatımızda yeni bir renk var,bize soluk getirdi,huzur getirdi yakışıklı oğlum:)
Hepberaber geçireceğimiz nice seneler olsun inşallah..
Sizi seviyorum hemde çooookk...



Sevgiler...


11 Nisan 2013

Günler Geçtikçe...

Bugün minik oğlum 6 aylık aşısını oldu.Bir çığlıklar ,bi ağlamalar öff sevmiyorum bu aşı günlerini,o ağladıkça benimde gözüm yaşarıyor nası bir duyguymuş:)
Kilomuz 10250 ,boyumuz 70 cm olmuş maşallah gayet iyi gittiğini söyledi ebe ,biraz kilosu en üst sınırdaymış ama boydan kurtarıyor Allahtan:)
7.aya girdiğimiz için herhalde hareketler biran da değişiverdi,tavırlar,bakışlar nasılda büyüyo..
Artık yere sırtüstü yatırdığımızda direk dönüyo hiç geciktirmeden,sanki kurulmuş bebek gibi.
Ama hala biraz tembeliz yüzüstünden sırtüstüne henüz bir denememiz yok,geçen pazar ilk defa yüzüstü yatırdım kendini geri geri itti.
Demekki ilk önce geri vitese takıp emekliycez heralde:)))
Çalıştığım için sadece akşamları bir kaç saat görebiliyorum bıcırımı 6da alıyorum,9da uyuyor zaten.
O arada mümkün olduğu kadar vakit geçirmeye çalışıyorum oğlumla.
Geçen cumartesi akşamı babası dışarı çıkalım bişiler içmeye arkadaşlarla dedi.Bende ayazı yeni almıştım.Ay tekrar bırakmaya gönlüm razı olmadı.Zaten zor görüyorum ,dedim dışarısının canı cehenneme ben oğlumla iyiyim evde sen çık dedim:))
Öyle garip ki eski ben olsam cumartesi akşamları evde oturmayı hiç sevmezdim ama çocuk gerçekten çok farklıymış ,hiçbirşey umrunda olmuyormuş...
Bu arada 1 Nisanda kontrolümüz vardı İzmirde.Profösör Doktor amcamız eeg mizi çekti.
Çok şükür hiçbir anormallik yok gayet iyi çıktı sonuçlar,fakat ilaca biraz daha devam edicez eylüle kadar..










Bizden bu aralar bukadar..


Sevgiler...

23 Mart 2013

Nacizane Fikirler...


Artık bende yarı tecrübeli bir anne sayılırım.Bu yazımda nacizane fikirlerimi yazmak istedim faydası olursa ne mutlu bana J
·        * Bebek arabası alırken çok araştırdık.Rahat olsun,pratik olsun,taşıması kolay olsun istedik.En sonunda chicco  ı-move aldık.Çok güzel bir araba 180 derece dönebilme özelliği var.Yani aparatlarını çıkarıp bir öne bir arkaya takmak zorunda kalmıyorsunuz.Bebeğinizi rahatlıkla hem size bakar pozisyona hem de öne doğru bir tuşla döndürebiliyorsunuz.Fakat tek sıkıntı fazla pratik olmayışı ve parçalarının çok oluşu özellikle bir yerlere gittiğinizde arabada taşıması zor oluyor.O yüzden bence  pratik ve kullanışlı bebek arabalarını tavsiye ederim.

                   
·         *Ana kucağını şiddetle tavsiye ederim.Ama özellikle yana doğru sallananları.Öne arkaya doğru olanından değil.Ayakta sallamak yerine 5. Aya kadar burada sallayabilirsiniz.Ben çok memnun kalmıştım.Gerçekten kurtarıcı olmuştu.Tam resmini bulamadım ama aşağıdaki resimde hemen hemen aynı özelliklerde.
                                                      
·        * Kanguru kesinlikle gerekli.Çünkü özellikle 3 aydan sonra bebeğinizi pek arabada   tutamıyorsunuz.Sürekli etrafı seyretmek istiyor.Biz bütün bir alışveriş merkezini bununla gezmiştik.Uykusu gelene kadar sevinç çığlıkları ile gezdi oğluşumJ

                                                                        
·        * Mama sandalyesi de uzun bir araştırma sonucu alındı.Şanslıydık indirimde bulduk.Ben çok memnunum GRACO ‘nun ürününden.En az yer kaplayan mama sandalyesi.Arabanızla her yere götürebilme imkanınız var.Kademeleri var,boyu küçülebiliyor,uzayabiliyor.
                                              
·      *   Biberon konusunda da yine chicco’nun biberonlarından çok memnunum.Tavsiye edebilirim.



Bunun dışında birde gereksizler var ,benim pek kullanmadığım ;
*Minik külotlar
*Zıbınlar (hiç kullanamadım onun yerine bol bol iç tulum tavsiye ederim)
*Doğmadan bez stoğu çok gereksiz çabuk büyüyorlar çünkü.
*Bir sürü örgü yelek ceket gereksiz. Sadece birkaç tanesini kullandım.Genellikle çene altını tahriş ediyor.
*Alt açma takımı gereksiz, onun yerine bazı markaların tek kullanımlık alt bezleri var.

Benim gözlemlediklerim bunlar.

Sevgiler …

21 Mart 2013

Biraz Bizden...



İşe başlayalı neredeyse 3 hafta olmuş valla zaman su gibi akıp geçiyor gerçekten.İlk hafta çok zorlanmıştım.Oğlumu çok özledim,çalıştığıma pişman oldum,acaba çalışmasamıydım diye bir sürü garip düşünce sardı beynimi :)
Sanki onun yanında yokken bir şeyleri kaçırıyormuşum gibi geliyordu,yemesini ,içmesini ,sanki büyüdüğünü göremiyorum zannediyordum.Tabi bu ilk hafta paranoyaları şimdi yerini alışkanlığa bırakmış durumda.Alıştım artık şimdi daha mantıklı düşünebiliyorum.Onun daha rahat yaşaması için artık her şey,eskiden kendimiz için çalışıyorduk şimdi her şey onun için.Akşamları da gayet iyi vakit geçiriyoruz oğluşumla :))

Bu aralar biraz mızmız ,diş çıkarıyormuş gibi geliyor bana ama heralde uzun süren bir süreç bu.Eli ağzından hiç düşmüyor,sürekli kaşımaya çalışıyor.


Dün ilk defa sıcakla tanıştı oğlum :( Biz yemek yerken genelde onu mama sandalyesine koyuyoruz ama aksilik işte bu sefer koymıycağımız tuttu dedim ya mızmızdı çünkü bende kucağıma aldım tabi.Masaya koyduğum tava sıcaktı kaşla göz arasında tavayı tutmaya çalışmış.Bi baktık parmak tavada ,elin yanıcak dememizle ağlaması bir oldu zaten.Hemen soğuk suya tuttum,ilk önce acısını pek anlamadı biz yemek yerken oyalandı ama sonradan başladı içli içli ağlamaya:( Allahım dedim bu nası bir duygu sanki benim parmağımı yakmışlar.İçim parçalandı kendime çok kızdım ama düşe kalka büyücekler işte kimbilir büyüdükçe başımıza daha neler gelecek.Neyse zar zor uyuttum.Telefonuma ninniler indirmiştim,onu açıyorum susuyo (çok işe yaradı bende tavsiye ederim )Uyuduktan sonra biraz kantoron yağı sürdüm.Bu arada anladımki artık bir acil durum dolabımızın olması şart,evdeki kazalara karşı.

Pazar günlerini iple çekiyoruz oğlumuzla zaman geçirmek için ama ne hikmetse bir pazarda doğru dürüst bir havaya denk gelemedik.Ya güneş ve rüzgar birarada yada hava yağmurlu ama sıcak .Allahtan yaz geliyo artık çok şükür:))


Bizim paşa büyüdükçe alınacaklar listesinde sıra oto koltuğuna geldi.Araştırıyoruz hala ama hangisi iyidir pek emin değiliz.Eski pusetine sığmıyor zaten ayrıca o biraz yatar pozisyonda olduğu içinde çok sıkılıyor.Dimdik durucak yatmıycakmış beyfendi :))

işte bizim durumlar böyle şimdilik..
sevgiler..

20 Mart 2013

MİMLİYİZ :))


En mutlu olduğunuz anı nasıl tanımlarsınız?
En mutlu olduğum anlarda çok gülerim,çok alçakgönüllü olurum ve hiçbirşeye hayır dememJ
Hayatınızda değeri asla eksilmeyecek kişi kimdir?
Oğlum,eşim,annem,babam tabiî ki..
En sevdiğiniz yazı tarzı ve yazar kimdir?
Kitap okumayalı çok uzun zaman oldu ,pek vaktim olmuyorda zaten.Ama roman çok severim aşk,gerçek hayat hikayeleri olabilir mesela.
Sevdiğiniz kişiden nasıl bir evlenme teklifi aldınız ya da almayı isterdiniz?
Başbaşayken aldığım samimi bir evlenme teklifiydi.
-En sevdiğiniz mevsim hangisidir, neden?
Tabiki yaz..Nekadar bunalsamda heryer cıvıl cıvıl oluyor ve buda beni çok mutlu ediyor.
Yaptığınıza asla pişman olmadığınız en kötü şey nedir?
Pişman olmadığım kötü bir şey yok
J
Takip etmekten en çok hoşlandığınız blog hangisidir?
Tüm anne blogları heralde,anne olunca hepsinden bir şeyler alıyorum.
En sevdiğiniz içecek hangisidir?
Kahve,her çeşidi olabilir.
Ayakkabı numaranız nedir?
38
Vazgeçemediğiniz abur cubur ürünü nedir?
Cips  ve çikolata…
En büyük idealiniz nedir?
Mutlu ,sağlıklı ,kalabalık bir aile olmak .
Hakkınızda ki 11 gerçek nedir?
Hmm ..bi sayalım bakalım!!!
-Çok inatçıyım
-Çok sabırsızım ama olaylara karşı,insanlara karşı gerçekten çok sabırlıyım
-Dışardan pek belli etmesemde çok canayakınım
-Soğukkanlıyım,bu huyumu çok seviyorum bazen çok işime yarar.
-En kötü zamanda bile iyi düşünmeye çalışırım.
-Şükretmeyi fazlasıyla bilirim.
-Kafama bir şey esmesin mutlaka o an yapmaya çalışırım.
-Benim zaten bildiğim ve yapacağım birşeyin bana tekrar tekrar söylenmesinden hiç hoşlanmamJ
-Çok bilmişlik yapıp akıl vereni sevmem,verecekse huzur versin insan J
-Ama gerçekten bilgisinden emin olduğum insanlardan yardım almayı severim.
-Hiç kin tutamam,hemen yelkenleri suya indiririm.
-Gerçekten anlaştığım insanlarla sohbet etmeyi çok severim.
12 olmuş,valla düşünsem daha çıkar heraldeJ
Benim mimliycek fazla kimsem yok şuanda , hilal yazmış zaten bende DERYADOL’u mimliyorum.
Sevgiler…

9 Mart 2013

Özlemler...


Hilal'in bodrumla ilgili yazsını okuduktan sonra orayı nekadar çok özlediğimi farkettim bir anda.
Hernerde yaşarsan yaşa insanın memleketi gibisi yok valla.Gençlik zamanlarım geldi aklıma hilal anlattıkça , güzel günlerdi :)Havasındanmıdır ,suyundanmıdır bilmem ama Bodruma giden kolay kolay vazgeçemez ordan.
Hele ki orada yaşıyorsan .Yazı ayrı güzel,kışı ayrı güzeldir.En sevdiğim mevsimdir yaz aslında , ama bazen Bodrumun yazının çekilmez olduğu zamanlar çok olurdu.Kalabalık,gürültü bide üstüne sıcak..
İnsanlar tatile gelip , siz çalışıyorsanız hele sinir küpü halinde dolaşırsınız , başka biyer yok sanki herkes bodruma geliyo ' die söylenirsiniz.
Tatil günlerini iple çekersiniz sizde Bodrumun tadını çıkarmak için..Kaçarsınız gürültüden sakin biyer ararsınız.Mis gibi denize kendinizi bırakmak istersiniz,bütün haftanın yorgunluğunu atmak için.En çok gittiğimiz yerdi Ortakent.Pasparlak denizi,buz gibi suyu ,nitekim pazarları kalabalık olurdu ama yinede vazgeçilmez yerimizdi.Yayılırdık şezlonglara , buz gibi kolamızı içer güneşin tadını çıkardık.Arada son dedikoduları yapardık:))Akşama kadar miskin miskin yayılırdık en sevdiğimiz arkadaşlarımızla!!
Akşam yemeğimizi yer ,kendimizi atardık sokağa yorgun olmamıza rağmen bi kahve molası için.
Sahilde yürümenin keyfi bambaşka çünkü...Kahvemizi içer sohbetimizi yapardık.Çok büyük dertlerimiz yoktu Allaha şükür:)) Erkek arkadaşlarımızdan , işimizden sohbet eder zamanı geçirirdik.Gelip geçen insanları seyrederdik bütün gece..
Genelde herkes barlara akın eder özellikle cumartesi geceleri ama eğer Bodrumda yaşıyorsanız orada büyümüşseniz buna fazla ihtiyaç duymaz oluyorsunuz birsüre sonra..Doymuştuk biz gece hayatına,çook kafamız eserse arada sırada kafa dağıtmaya giderdik işte.

Evlendik,çoğumuz Bodrumdan ayrıldı,hayat mücadelesi,iş, çocuk derken insan çoğu zaman özlemle anıyor o günleri.
Şimdi hayatın başka bir evresini yaşıyoruz.2,5 senedir Marmaristeyim, burayıda çok seviyorum ,eşimle ve oğlumla olduğum heryer güzel bana.
Sadece özlediğim arkadaşlarımı ve Bodrumumu sevgiyle anıyorum:)))

Sevgiler...



2 Mart 2013

5.AYIMIZ DOLDU!!

                                                         

Valla zaman ne çabuk geçiyor,göz açıp kapayana kadar 6 ayımıza girdik bile:)
Doktorumuzun tavsiyesiyle ek gıdalara başladık.Korktuğum gibi olmadı maşallah bizimki herşeyi afiyetle yedi.
Sanırım yemek seçmicek inşallah tabi :))
Sabahları devam sütüyle uyanıyoruz,öğlene doğru meyve püresi , öğlen sebze çorbası , ikindi yoğurt ,arada tekrar devam sütü,akşam kaşık maması ve yatarken tekrar devam sütü.
Geceleri hala kalkıyoruz acıktığımız için tabi..
Bu aralar bi çığlıklar, bi agu - gugular ,yüksek sesler çıkarmaya başladı.Sesini duyurmaya çalışıyo.
Artık herşeyi anlamaya başladı tabi,biberonu görünce almak için ellerini uzatıyo!!
Malesef uyuması için ayağımda sallıyorum,hiç istemediğim bişeydi ama sonra takmamaya karar verdim.Öle rahat uyuyo napim:))Ağzına emziğini verince uyku vakti geldiğini anlıyo,sallarken bana bakıyo çabuk kapat gözlerini diyorum, gülüyo sonra hemen kapatıyo , çok alem :))Aşama aşama büyüdüğünü görmek çok güzel bi duygu ...

Uzun bir aradan sonra bende artık işe başlıyorum , bütün gün bebeğime bakmak çok güzel ama çalışmadanda yapamıycamı anladım.
Ondan nası ayrı kalıcam bütün gün bilmiyorum ama sanırım onada alışıcam.
Bizden bu kadar sevgiler...


10 Ocak 2013

Dinlenme Vakti


Yıllardır çalışmaya alışmış biri olarak evde oturmak gerçekten zor.Ama sözkonusu oğlum olunca herşeye katlanıyor insan,evde birlikte vakit geçirmek çok zevkli.Her an büyüdüğünü görmek ,yeni bir şeyler keşfettiğini görmek anlatılamaz bir duygu.

Bu aralar evin içinde hep böyleyiz, 'aaa bak bunu da yaptı,aa gördün mü sesli güldü',' aferin artık verdiğimiz şeyleri tutmaya başladı ' gibi enterasan şeyler:)
Sabah en geç 8 de uyanıyoruz .Mamamızı içiyoruz ( küvezde kaldığı için doğru dürüst anne sütü alamadı oğlum artık sadece mama ile besleniyor).bezimizi değiştiriyoruz, ilacımızı içiyoruz.Sonra oyun istiyor ,konuşmak ve laf dinlemek istiyor.Artık ana kucağına yatırdığımda zırlamaya başladı hiç hoşlanmıyor yatmaktan :)
Tabi buarada ben ayaz'la ilgilenmekten bazen yüzümü yıkamayı bile unutuyorum :))Evde olduğumuz zamanlar böyle geçiyo ,mama araları  3 saat olduğundan çoğunlukla aralarda uyutmaya çalışıyorum.Bazen uyumamak için direniyo ama onun uyuması demek benim evde işlerimi halletmem demek.O uyuduğundan arı maya gibi hızlı hızlı bikaç işimi halletmeye çalışıyorum çünkü uyku vakitleri çok kısa sürüyor.
Sürekli kucak istiyo ve gözü hep televizyonda :)

Şuanda annemdeyim ,annem bodrum tarafında oturuyor, biraz kafa dinlemeye geldim,dinlenmeye geldim.
Annem çocukla ilgileniyo bende biraz keyfime bakıyorum :))

Biz buaralar böyleyiz ,sevgiler...

2 Ocak 2013

Mucizenin Doğuşu 2

Ben gidemedim izmire dikişlerim çok yeniydi ve şoktaydım.Oğlumu ambulansa koydukları zaman gözümün önünden hiç gitmez,yıkılmıştım, ne hayaller ne umutlarla beklemiştik oysa onu..
Babası,dedesi ve babannesi gitti peşinden, ben gidememiştim ve onu bidaha görebilecekmiyim onu bile bilmiyordum.Eve  geldim elim boştu ,hala inanamıyordum yaşadıklarıma ama gerçekti herşey..

Gözüm,kulağım hep telefondaydı eşimden gelicek iyi bir haber bekliyordum.Ve beklediğim haber geldi , İzmir Tepecik Eğitim Araştırma Hastanesi doktorları oğlumu muayane etmişlerdi.Eşim 'oğlumuz gayet sağlıklı görünüyormuş,küveze bile almamışlar 'dedi. Dünyalar benim olmuştu .Hemen tedaviye başlandı,orada tekrar nöbet geçirdiği için artık küveze almışlardı , mr - eeg bütün filmleri çekilmişti.Birgün iyi haber alsam ,ertesi gün kötü haber alıyodum.Kafatasında kanama  vardı ve hayati riski devam ediyordu.Salı ve Perşembe günleri sadece anne ve babası görebiliyordu oğlumu.Perşembe günü annemleride alıp izmire gittik.Oğlumu görmek istiyordum artık yanında olmak istiyordum.Hastane bahçesinden içeri girdiğimde kalabalığa inanamadım ,meğer ne çok bizimle aynı durumda olan insan varmış.Eşimin boynuna sarıldım,ikimiz birarada olunca katlanması biraz daha kolay olmuştu herşeye.
Önce doktorlarından durumu hakkında bilgi alıp ondan sonra içeri giriyorduk.Onu küvezde gördüğüm anı size anlatmam mümkün değil,gözlerimden yaşlar boşaldı bir anda..Bu benimmi diye kendi kendime sayıkladığımı hatırlıyorum.' oğlum annen geldi artık yanındayız nolur dayan ,sen çok güçlü bir bebeksin bunu biliyorum ' dedim.Çok güzeldi benim oğlum...
Günler hızla geçiyordu ,hergün sabah doktordan durumunu öğrenene kadar ruh gibi geziyorduk evin içinde ,güzel bir haber aldığımızda dünyalar bizim oluyor,kötü haberde yıkılıyorduk.

Ve nihayet durumu iyiye gitmeye başlamıştı.17 ekim benim yeniden doğduğum gündür.Oğlumu kucağıma aldığım,doya doya kokladığım gün.

Artık evimizdeyiz.Küçük mucizem kötü günleri atlattı.Çok güçlü bir bebek olduğunu herkese gösterdi.
Annen ve Baban seni çok seviyor oğlum ,iyi ki varsın , iyiki hayatımızdasın...

Mucize'nin Doğuşu


1.5 yıllık evliliğimin ardından eşim ve ben bebek sahibi olmaya karar vermiştik.Aslında en az 3 sene çocuk düşünmüyorduk ama hormonlarımız ağır bastı diyelim :))O kadar çabuk tutunmuştu ki annesine bizi de çok şaşırtmıştı.Çok güzel ve çok rahat bir hamilelik geçirdim.Ne mide bulantısı ne aşerme hiç bişey yoktu bende ,karnım şişmese kendimi hamile gibi bile hissetmiyecektim.6-7-8 ve 9.uncu aylarım tam yazın  en sıcak zamanlarına denk gelmişti ve yazı çok seven ben artık gerçekten bunalmıştım.Aslında hiç normal doğum düşünmemiştim çünkü çok korkardım sezeryan olurum diye düşünürdüm hep taki hamile kalana kadar ; fikrim çok çabuk değişmişti, belkide ben öyle diyorum deli  cesareti gelmişti bana Allahın işi işte bazı şeyler yaşanacaksa önüne geçemiyosun kesinlikle :(

40 haftanın dolmasına 3 gün vardı ve ben artık sabırsızlanmaya başlamıştım ki  hafif hafif sancılar hissediyordum,oğlum tam gününde gelicek biliyordum öyle hissediyordum.Tam 40. haftamın dolduğu gün kontrolüm vardı nasılsa o yüzden sancılara 1-2 gün dayandım hemen gitmek istemedim hastaneye.1 Ekim Pazartesi binbir heyecanla hastanenin yolunu tuttuk.Kayınvalidem yanımdaydı,annemler benim evde telefon bekliyolar her an gelin ben doğuruyorum diyebilirim diye :))Doktor doğumumun başladığını ve yatış yapmamız gerektiğini söylediğinde evet dedim benim oğlumla tanışma vaktim gelmişti artık..Hiç korkmuyordum okadar cesaretliydim ki ben bile inanamamıştım kendime:)Suni sancılar ,serumlar derken vakit gelmişti artık,o arada  dışarda nasıl bir yağmur ve gökgürültüsü vardı anlatamam size ,oğlum adıyla geliyodu Ayaz...

Sancılardan çok korkardım,doğumdan değil ama bu kadar zor olabileceğini hiç düşünmemiştim en azından benim için.Herşey son ana kadar çok güzeldi, iyi gidiyordu biraz zorlanmayla oğlumu karşımda buluvermiştim.Ama ağlamıyordu,hiç ses yoktu, çok korktum 'Allahım nolur benim başıma böyle bişi gelmiş olmasın ' diye yalvardım.Bir iğneden sonra oğlum ağlamaya başlamıştı,doktorlar yorgun olduğunu söylediler.Onun sesini duyduğum anı dünyalara değişmem.Beni odama ,oğlumu küveze aldılar.Ha çıktık ha çıkıcaz hastaneden derken birdaha asla yaşamak istemediğim o an geldi doktor bebeğimde bir komplikasyon geliştiğini yani aslında nöbet geçirdiğini ,ve acilen izmire sevk etmesi gerektiğini söyledi.Dünyam başıma yıkılmıştı,rüya olması için dualar ediyodum kendi kendime ,ama gerçekti ve ben gerçekten bunları yaşıyordum.Oğlumu apar topar izmire götürdüler ve bizim için artık zor günler başlamıştı...
MERHABALAR!!

Bugün çok güzel bir haber aldım ve yazmaya karar verdim. Benimle birlikte bu yazılarımı okuyup duygularımı paylaşacak arkadaşlara şimdiden teşekkür ederim.